Custom Search

10. Sınıf Türk Edebiyatı Dersi 2. Dönem 3. Yazılı Sorusu – Ahmet Durmaz

29 Ocak 2013

Ekte ki Dosyanın İçeriğinden Bir Kısmının Görünümü:

ŞİŞLİ LİSESİ

10 . SINIF TÜRK EDEBİYATI  DERSİ  II. DÖNEM  III. YAZILI  SINAV SORULARI  

  A GRUBU

1 – a- Olay çevresinde gelişen edebi metin türleri kaç kısımda incelenir ? Bunlar nelerdir ?   5 P

      b- Göstermeye bağlı metinler hakkında bilgi veriniz. ( türleri , türler hakkında kısa bilgi )  15 P

2 – Divan edebiyatında nesir türlerinin  dili ve üslubu bakımından kaç kısımda incelendiğini yazarak biri hakkında kısa bilgi veriniz.

3 –  Yandaki şiirin

Bahçemizde nar ağacı             a – Ses ve anlam kaynaşmasından oluşan birimlerini bulunuz.

Kimi tatlı kimi acı                     b – Ritmin kaynağı durumundaki ölçüsünü yazınız.

Gönüldeki dert ilacı                 c – Birimleri birleştiren ses benzerliklerini ( uyak ve redifler ) bulunuz.

Ya bulunur ya bulunmaz

4 – Yukarıdaki şiirden de yararlanarak Halk şiirinin genel özelliklerinden dördünü yazınız.

                                                                              DİYET

     Sol kolunun kesilmesine karar verildi.
Koca Ali bu kararı duyunca, ömründe ilk kez sarardı. Dudaklarını ısırdı. Karara boyun eğmekten başka yolu yoktu…  Sendeleyerek ayağa kalktı. Yargıca dik bir sesle:  –  Kolumu bırakın, kafamı kesin! diye dilekte bulundu.

………….

     Koca Ali sesini çıkarmıyor, bir hafta içinde belki beş yıllık hizmetini durup dinlenmeden gördüğü halde onu yine “tembel, miskin” diye kötülemekten sıkılmayan bu kötü insanı ezici bir bakışla süzüyordu. Yine yüreği parçalanır gibi oluyor, göğsüne sıcak bir şeyler yayılıyor, çeneleri kilitleniyor, şakakları zonkluyordu. Bir anda bu titreme durdu. Koca Ali gözlerini açtı. Bir hafta buna nasıl dayanmıştı? Şaşırdı. Hacı Kasap çubuğu yanına bıraktı. Hizmetçisinin bu ağır bakışından kurtuluvermiş gibi dırlandı:
– Kolunun diyetini benim verdiğimi unutuyorsun galiba! dedi. Ben olmasaydım şimdi çolak kalacaktın…
Koca Ali yine karşılık vermedi. Acı acı gülümsedi. Kızardı. Sonra birden sarardı. Hızla döndü. Bilediği satırların en büyüğünü kaptı. Sıvalı kolunu, yüksek kıyma kütüğünün üstüne koydu. Kaldırdı, ağır satırı öyle bir indirdi ki… O anda kopan kolunu tuttu. Gördüğü şeyin ürperticiliğinden gözleri dışarı fırlayan Hacı Kasap’ın önüne:
– Al bakalım, şu diyetini verdiğin şeyi! diye hızla fırlattı. Sonra giysisinin kolsuz kalan yenini sıkı bir düğüm yaptı. Dükkândan çıktı.
Onun bir zamanlar geldiği yer gibi, şimdi gittiği yeri de, kentte kimse öğrenemedi.

                                                                                                                                                       Ömer Seyfettin – Diyet

Dosyanın Tamamını İndirmek İçin Lütfen Tıklayın

 

Etiketler:

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.